Telefon
İnstagram

Şizoid kişilik bozukluğu nedir?

Şizoid kişilik bozukluğu nedir?

Şizoid kişilik bozukluğu, yakın ilişkiler kurmaktan uzak ve duyguları ifade etmekte kısıtlı olunması ile karakterize bir bozukluktur. Bu bozukluğa sahip bireyler yakınlaşma isteğinden yoksun ve sosyalleşmekten kaçınarak daha çok yalnız kalmayı tercih ederler.

Yalnız olmayı tercih ettikleri için meslek seçimlerini de buna göre yaparlar, insanlarla iletişim gerektirmeyen bilgisayar programcılığı, yazılım gibi evden yapabilecekleri işlere yönelebilirler.

Hayatı planlamak, belirli bir amaç ve hedef oluşturmak yerine daha çok hayatın akışında sürüklenmeye eğilimlidirler.

Olumlu ya da olumsuz fark etmeksizin her duygularında kısıtlı oldukları için ciddi felaketler karşısında bile çok pasif ve durgun tepkiler verebilirler.

Cinsel anlamda herhangi bir işlev bozuklukları yoktur ancak çoğu zaman duygusal ve sorumluluk gerektiren fiziksel temaslardan kaçınarak daha yüzeysel ve kısa süren cinsel deneyimler yaşarlar. Bu sebeple evlilik gibi sorumluluk gerektiren bir ilişkisinin parçası olmak istemez ve kaçınırlar.

Duygusal anlamda soğuk ve samimiyet kuramadıkları, kendi sorunları dışında başkalarının sorun ve isteklerine duyarsız oldukları için karşı cins tarafından düz bir birey olarak tanımlanırlar.

Bireyin çocukluk, ergenlik ve genç yetişkinlik dönemindeki davranışları gelişim ve değişim sürecine bağlı olarak yorumlandığı için genellikle yetişkinlik döneminde teşhis edilmektedir.

Toplumda görülme sıklığı olarak %3-5 arasındadır ve genel olarak erkeklerde kadınlara oranla daha yaygındır.

Şizoid Kişilik Bozukluğunun Teşhis

Şizoid kişilik bozukluğu, sosyal ilişkilerden kopuşun bir modeli ve kişilerarası ortamlarda, erken yetişkinlik döneminden başlayarak ve aşağıdakilerin dört (veya daha fazlasında) belirtildiği gibi çeşitli bağlamlarda mevcut olan duyguların kısıtlı bir ifadesi mevcut ise şizoid kişilik bozukluğu  göstergesi olabilir.

Ailenin bireyi olmadığını düşünmek, yakın ilişkilerden kaçınmak

Sürekli olarak tek bir etkinlik yapmayı yeğlemek

Başkalarıyla cinsel ilişki isteği duymamak

Çok az sayıda etkinlikten zevk alma durumu

Sadece birinci derece akrabalarıyla iletişim halinde olmak

Başkalarının övgüsüne ve eleştirisine ilgisiz kalmak

Duygusal açıdan soğuk, kopuk ya da tek düze süren duygulanım yaşamak